Yeni Tipografi Hareketi

Bir süre önce okuduğum Emre Becer – Modern Sanat Ve Yeni Tipografi kitabını aranızda bilenler vardır mutlaka. Modern sanat akımlarının haricinde özellikle yeni tipografiye merak duyan herkesin okuması gereken eşsiz bir kaynak. Yeni Tipografi Hareketi’ni başlatan ve tipografiyi yaratıcı bir iletişim kanalı haline dönüştüren modernist öncülerden yola çıkarak günümüze dek süregelen yeni tipografi anlayışını anlatan bu kitabı bütün grafik tasarımcıların okumasını tavsiye ederim. Bildiğim kadarıyla, bu kitap aslında üniversitelerin Grafik bölümlerinde okutulan bir ders kitabı. Ama kesinlikle sıradan bir tarih kitabı ya da ders kitabı gibi sıkıcı değil. Ama okurken yeni tipografinin tarihini de öğreniyor, kendinize ders de çıkarabiliyor ve tasarımlara bakış açınızı genişletebiliyorsunuz.

Tipografi, web 2.0 ile birlikte web tasarımında da önem kazandı. Tipografik yapısı ile modern görünüme kavuşan web sitelerinde dahi ağırlıklı olarak kullandığımız yeni tipografinin, uzun bir süredir modern sanatın (görsel sanatlardan söz ediyorum) çok önemli bir parçası olduğunu dikkate aldığımızda, ilk olarak bu düşüncenin nasıl ortaya çıktığı ve nasıl geliştiğine değinen kitap, hemen ardından Yeni Tipografi Hareketi’ni anlatarak, tipografinin günümüzdeki son şeklini nasıl aldığını en iyi örnekleri ile gösteriyor. Ben de kitaptan alıntı yaparak düzenlediğim bir paragraf ile Yeni Tipografi Hareketi’nden kısaca bahsetmek istiyorum. İlgilenen tasarımcı arkadaşlar kitabı satın alarak, tipografi ile ilgili her şeyi çok iyi bir kalemden okuyabilirler. Açıkçası ben bayıldım ve bu makaleyi kesinlikle reklam olsun diye yazmıyorum. Söz konusu yazar ile hiç bir tanışıklığım veya ilgimin olmadığını belirteyim:)

Yeni Tipografi Hareketi

Almanya’da ortaya çıkan bu hareket, tipografideki modernist yaklaşımlar arasında önemli bir yere sahiptir. Yeni Tipografi düşüncesi ilk olarak El Lissitzky, Laszlo Moholy-Nagy ve Kurt Schwitters’ın 1923 – 1925 yılları arasında yayınladığı makalelerde ortaya çıktığında o zamana kadar yerleşmiş ve geleneksel bir yapı kazanmış olan bütün tipografik alışkanlıkları sorguluyordu. Özellikle Lissitzky tarafından kaleme alınan “Tipografinin Topografisi” adlı bildiride, özellikle basılı metinlerde işitsel algı yerine görsel algılamanın önemine değinilmiştir. Jan Tschichold 1925 yılında yazdığı “Tipografinin Esasları” adlı kitabında Yeni Tipografinin belirli bir amaç doğrultusunda biçimlendiğini, bu amacın da en kısa ve en yalın haliyle “iletişim” olduğundan bahsediyordu.

Yani kitapta da söz ettiği gibi, tipografinin asıl amacının “iletişim” olduğu. Şahsi yorumum olarak biraz daha genişletecek olursam, görsel iletişimde tipografinin amacı, algının verilmek istenen bilgiye odaklanmasını sağlayarak iletişimi kolaylaştırmaktır  diyebilirim. Bu nedenle bir sayfa düzeninde yazı tipi büyüklükleri, renkleri, kenar boşlukları ve satır aralıkları gibi değerlerin doğru ayarlanması, aynı şekilde resimlerin de biçim ve konum olarak doğru yere doğru büyüklükte yerleşmesi ve kontrast açısından renklerin doğru ayarlanması tipografi temel prensipleridir.

Yukarda bahsettiklerim web tasarımında tipografi kullanımı için de aynen geçerli. Bu nedenle modern sanatta tipografi ile ilgili en doğru bilgiyi bu işin hocasından okumanızda fayda var. Evet, hoca kelimesini kullanıyorum çünkü kişisel web sitesinde de yazdığı üzere, Emre Becer halen Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde Grafik Tasarım ve Tipografi derslerini yürütüyor. Ödülleri, kitapları, kariyeri ve özgeçmişi ile ilgili bir çok bilgiyi www.emrebecer.com adresinden öğrenebilirsiniz.

1 Yorum
  • Deepcriminal
    Mayıs 30, 2012

    çok güzel bir bilgilendirme teşekkürler.

    hocaya da toplanıp hayrına bir web sitesi yapalım 🙂 
    sitesi berbat ötesi 🙂

Yanıtla